Hayallerim ve Ben.
            Birçok hayalim vardı benim. Çok iyi bir mimar olmak, çok iyi bir enstrüman ( piyano) eğitimi almak. Çok iyi bir tiyatro sanatçısı olmak. En önemlisi ve en çok istediğim; iyi bir YAZAR olmaktı.
            Bir yazarın sahip olabileceği en güzel şey; sakin bir göl, deniz, hiç olmazsa bir akarsu kıyısında küçük ama şirin bir ev ve kendine ait aydınlık, ferah, manzaralı bir oda… Herhalde yazmak için yeterlidir diye düşünürdüm.
            Yaşım gençken, belleğim güçlüyken, ellerim yetenekliyken ve hiç değilse en çok kırklı yıllarımın başındayken yazmayı isterdim. Yazmayı ve birazcık da ünlü olmayı…
            Ünlü olmak-yazarlıkta- nasıl bir duygudur hala merak ederim. Güzel mi, mutluluk verici mi, yorucu mu, zamanla ilgiden bıktırıcı mı? Nasıl?
            İnsanlarla birebir ve ya toplum önünde konuşmak, sorulara düzgün ve akıcı bir üslupla cevap vermek çok mu heyecan vericidir? İnsan ağzından çıkanı takip edebiliyor mu, saçmalama riskine karşı ne gibi önlemleri vardır? Merak ettiğim konulardır. Heyecanını yenemeyenler tüm bunlardan kaçıp da yine ünlü olabilir mi, bunun örnekleri var mıdır?
            Galiba yazmak, tüm bu saydıklarımdan daha kolay gibi görünüyor. Varsın hayal ettiğin gibi bir evin, bir odan olmasın. Varsın bir bilgisayarın olmasın. Varsın bakabileceğin bir manzaran, güzel bir masan olmasın. Bir defterin, kalemin, silgin ve kahven olsun. Seni seven bir kişi bile olsa (ailen de olabilir elbette.) yeter. Anıların pek çok ya! Gerisine boş ver. Sağlık olsun yeter!
                                                                                                                                                                                                                                                                  15-12-2018

Yorumlar